11 Mayıs 2012 Cuma

Hoşçakal


sen hiç, sensiz bir sabaha uyandınmı? zaten insan normal hayatında uyanınca yüzü bir karış olur. huysuz ihtiyarlar gibi uyanırız gözlerimiz şişmiş, yüzümüz asık... Gün'e iyi başlamak için bir sebep ararız kendimize.  İşte bu sebep hep sendin benim için. Seni mutlu edebilmeyi düşünmek bile mutlu ediyordu beni, senin için bir şeyler yaptığımı bile hissetmem bana yetiyordu... Ben her sabah gün'e seni mutlu edebilmek için uyandım... her sabah yanında olamasamda bir mesajımla sana yakın olmak istedim, yeni gün'e ben seninle, sen benimle başla istedim... Yeni gün'e mutlu başla, güler yüzlü başla,mutlu başla istedim...   

Ben bu gün sensiz bir sabaha uyandım... sen bilemezsin tabi ki sensiz bir sabah nasıl olur... Gözlerim uykusuzluktan ve ağlamaktan kan çanağı misali kıpkırmızı. İçim tuhaf bu gün; fırtınalar kopuyor yüreğimin içinde,moralim bozuk ve aklımda sen var... Yüzüm gülmüyor, kimseyle konuşmak dahi istemiyorum, cümleler boğazıma düğümlenmiş. Kimseyle konuşabilecek moralim dahi yok bu sabah... Dokunsalar ağlıyacak gibiyim zor tutuyorum kendimi. Güneş gözlüklerimi çıkarmıyorum, kimse görmesin gözlerimi diye... İnsanlardan uzak duruyor, saklıyorum kendimi Çünkü üzülüyorum... Ve bu gün nöbetçiyim ben, tel örgülerin içinde hapisteyim adeta,özgürlüğü kısıtlanmış mahkumlar gibiyim... Aslında onların bile umutları var , görüş gününde sevdikleri geliyor ziyaretine. Peki ama beni görmeye kimler gelecek...

Sen hiç sensiz bir gün geçirdinmi?  Bir yere yemeğe gidip, önüne gelen yemekleri yiyemeden masadan kalkıp gittiğin oldumu hiç? Elinde çatal ve bıçağı tabağın içinde anlamsızca hareket ettirdiğin oldumu hiç?  

Ya da akşama kadar kendinden mesaj beklediğin oldumu hiç? akşama kadar defalarca telefonunu kontrol ettiğin oldumu? telefonun elinde olmasına rağmen kendinden şüphe edip; mesaj gelmediğini bildiğin halde, ya gelmişmi diye kontrol ettinmi peki? Ya da kontrol için "saat kaç oldu" diye kendi kendine bahaneler ürettiğin oldumu hiç. karşında duvar saati olduğu halde saat kaç diye telefonuna baktınmı hiç? Ya her baktığında senden bir şey gelmemiş diye hayal kırıklıkları yaşadınmı hiç? Her gelen mesaja acaba o'mu diye kalp atışlarının arttığını hissettinmi hiç... Senden gelen bir mesajla yüzünün nasıl gülümseyeceğini,ne kadar mutlu olabileceğini  biliyormusun sen...  Ya da yolda yürürken yüzümdeki anlamsız gülümsemenin neden olacağını tahmin bile edemezsin... Çünkü sen,seni yaşamadınki... Bir sözünle, bir mesajınla karşındakini mutlu etmenin o kadar kolay olduğunu bilemezsinki... Ya da seninle telefonda konuşmayı çok istemene rağmen heyecandan, kalp atışlarının hızını duydunmu. Aramak istemene rağmen heyacandan konuşamayacağını bildiğin için aramaktan vaz geçtinmi hiç?

Sen hiç sensiz bir gece geçirdinmi. Moralin bozuk tek başına bir yere gidip oturdunmu? Gözlerin bir yerlere boşboş baktığını,aklında sen olduğunu düşündünmü hiç... Ya da üzüntünü senle paylaşmak istedinmi hiç? Sen hiç,sensiz yatağa yattınmı, kimseler duymasın diye sessiz sessiz ağladınmı hiç? Ya da bu sıcakta başından aşağıya yorganı çekip içinde ağladığın oldumu? İçinde fırtınalar kopup bağırarak ağlayamadığın oldumu? Ya da tüm herşeyi içine atıp konuşamadığın, konuşursan bile sesinin titrediğini hissettinmi hiç?

Sen yoksun diye yatağın içinde dört dönüp uyuyamadığın, gece en sonunda sızıp kaldığın, uyuduğunda garip garip rüyalar gördünmü sen hiç... Ya da bir gecenin bu kadar uzun olduğunu, sabahın olmak bilmediğini hiç hissettinmi...

seni sevmenin nasıl bir duygu olduğunu, hayatının seninle ve sensiz nasıl olduğunu düşünüp yaşayabildinmi hiç...

Ben bunları yaşadım...Seninle hayatı paylaşmak, ortak bir hayat yaşamak istedim... Hayatıma bir renk kattın... Bana yaşattığın tüm güzellikler için teşekkür ederim sana güzel kız... Aklımda senle ilgili hep güzel şeyler olacak...
                                                                     HOŞÇAKAL   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder